Roma, İtalya’nın başkenti ve en büyük şehridir. Tarihi dokusu, kültürel mirası, lezzetli yemekleri ve canlı sokaklarıyla ünlüdür. Roma sokakları, şehrin tarihi, kültürel ve sosyal yapısını yansıtan birçok özelliğe sahiptir.
Roma sokakları, çoğunlukla taş döşeli ve dar yapısı ile dikkat çeker. Şehrin tarihi dokusu, sokaklardaki binaların mimarisi, süslemeleri ve detaylarına yansır. Roma sokakları, aynı zamanda yürüyüş yolları, bisiklet yolları ve araç trafiği için tasarlanmıştır.
Romada maratonun olduğu gün .
Sokaklar, tarihi yerler, kiliseler, müzeler, meydanlar, parklar, restoranlar ve mağazalar gibi birçok turistik mekana ev sahipliği yapar. Özellikle Piazza Navona, Pantheon, Colosseum, Trevi Çeşmesi, İspanyol Merdivenleri, Forum Romanum gibi yerler, turistlerin en çok ziyaret ettiği yerler arasındadır.
Roma sokakları ayrıca, İtalyan mutfağına özgü yemeklerin tadını çıkarabileceğiniz birçok restoran ve kafeye ev sahipliği yapar. Pizza, makarna, gelato ve espresso gibi lezzetler, sokaklarda bulunan birçok restoran ve kafede sunulur.
Sokaklarda bulunan küçük dükkanlar, hediyelik eşya mağazaları, kitapçılar, giyim mağazaları, butikler ve antika dükkanları, alışveriş yapmak isteyenler için ideal bir yerdir. Aynı zamanda sokaklarda bulunan açık hava pazarları, taze meyve, sebze ve diğer yiyeceklerin satıldığı birçok tezgahı barındırır.
Roma sokakları aynı zamanda canlı bir sosyal hayata sahiptir. Özellikle akşam saatlerinde, sokaklarda birçok insan bulunur. Barlar, kulüpler, gece kulüpleri ve diğer eğlence mekanları, gece hayatının tadını çıkarmak isteyenler için idealdir.
İÇİNDEKİLER
Floransa
Floransa, İtalya’nın Toscana bölgesinde yer alan tarihi bir şehirdir. Floransa, Rönesans döneminin kültür, sanat ve bilim merkezi olarak bilinir. Şehir, dünyanın en önemli sanat müzelerine ve tarihi eserlere ev sahipliği yapar.
Floransa, 14. yüzyılda Medici ailesinin hüküm sürdüğü bir şehir olarak büyük bir önem kazanmıştır. Bu dönemde, İtalya’da Rönesans hareketi başlamıştır ve Floransa, sanat, edebiyat, felsefe ve bilim alanlarında büyük gelişmeler yaşanmıştır. Şehirdeki ünlü eserler arasında Michelangelo’nun Davut Heykeli, Botticelli’nin Primavera tablosu ve Brunelleschi’nin kubbesi bulunan Santa Maria del Fiore Katedrali bulunmaktadır.
Floransa ayrıca İtalyan mutfağının en iyi örneklerinden birini sunar. Toscana bölgesinde, et, peynir, ekmek ve şarap gibi yerel ürünlerden yapılan lezzetli yemekler bulabilirsiniz. Ayrıca, şehirdeki pastaneler ve kafeler de ünlüdür. Floransa’nın en meşhur yemekleri arasında bistecca alla fiorentina (Toskana usulü T-bone biftek), ribollita (Toskana usulü sebze çorbası) ve pappa al pomodoro (domates çorbası) sayılabilir.
Floransa, İtalya’nın en popüler turistik destinasyonlarından biridir. Şehir, zengin tarihi ve kültürel mirası, güzel mimarisi ve sanat eserleri ile ziyaretçilerini kendine çeker. Floransa’yı ziyaret edenler, Uffizi Galerisi, Accademia Galerisi, Ponte Vecchio Köprüsü ve Palazzo Vecchio gibi önemli yerleri görmek için yoğun turistik aktivitelerle karşılaşabilirler.
Sonuç olarak, Floransa, İtalya’nın en güzel ve ilginç şehirlerinden biridir. Zengin kültürel mirası, sanat eserleri ve lezzetli yemekleriyle, her yıl milyonlarca turisti kendine çekmektedir. Floransa’yı ziyaret edenler, geçmişe doğru keyifli bir yolculuk yapacaklarından emin olabilirler.
Michelangelo’nun Ünlü Eseri Sistina Şapeli
Michelangelo di Lodovico Buonarroti Simoni (6 Mart 1475 – 18 Şubat 1564), İtalyan bir Rönesans sanatçısıdır. Heykel, resim, mimari ve şiir alanlarında çalışmalar yaptı ve tarihin en önemli sanatçıları arasında sayılır.
Michelangelo, Floransa’da doğdu ve ilk olarak heykeltraş olan babasının yanında staj yaptı. Daha sonra Medici ailesinin himayesi altında çalışmaya başladı ve bu sayede Floransa’nın önde gelen sanatçıları ile tanışma fırsatı buldu. İlk büyük eseri olan David heykelini 1504 yılında tamamladı ve bu eser, Michelangelo’nun ustalığını kanıtlayan en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir.
Michelangelo, aynı zamanda Sistine Şapeli’nin tavanındaki freskler ile de ünlüdür. 1508-1512 yılları arasında bu freskleri tamamlamak için Roma’ya gitti. Bu eserler arasında Tanrı’nın Yaratılışı, Adem’in Yaratılışı ve Yargı Günü gibi sahneler yer alır ve tarihin en büyük sanat eserleri arasında sayılır.
Michelangelo, mimarlık alanında da önemli çalışmalar yaptı. Medici Şapelindeki Laurentian Kütüphanesi ve Aziz Peter Bazilikası’nın kubbesi gibi yapılar, Michelangelo’nun mimari yeteneğini gösteren en önemli eserlerindendir.
Michelangelo’nun sanat eserleri, güçlü duygular ve insan vücudunun anatominin mükemmeliyeti ile karakterizedir. Sanatı, Rönesans döneminin insan merkezli düşüncesini yansıtır ve bu nedenle Michelangelo, sanatın en büyük ustalarından biri olarak kabul edilir.
Michelangelo, yaşamı boyunca birçok zorlukla karşılaştı, ancak eserleri ve etkisi bugün hala devam ediyor. Sanatı, dünya kültür mirasının en önemli parçalarından biri olarak kabul edilmektedir.
Sistina Şapeli
Michelangelo’nun en ünlü eserlerinden biri olan Sistina Şapeli, Roma’daki Vatikan’da bulunur ve dünyanın en ünlü sanat eserlerinden biridir. Şapel, Papa Sixtus IV tarafından 15. yüzyılın sonlarında inşa edildi ve 1481’de açıldı.
Michelangelo, Papa II. Julius tarafından 1508’de Sistina Şapeli’nin tavanındaki freskleri boyamak için işe alındı. Bu çalışma, Michelangelo’nun en büyük ve en zorlu işlerinden biriydi ve tamamlanması dört yıl sürdü. Tavan, 1100 metrekarelik bir alana sahiptir ve dokuz sahne, birçok figür ve sembol içerir.
Fresklerin en ünlü sahnelerinden biri, Tanrı’nın Yaratılışı’dır. Bu sahne, Michelangelo’nun insan vücudunu doğru bir şekilde çizebilme yeteneğini ve perspektif anlayışını gösteren muhteşem bir örnektir. Diğer önemli sahneler arasında Adem’in Yaratılışı ve Yargı Günü yer alır.
Sistina Şapeli, Rönesans dönemindeki en büyük sanat eserlerinden biri olarak kabul edilir ve Michelangelo’nun ustalığının en büyük kanıtıdır. Şapel, her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret edilir ve tarihin en büyük sanat eserlerinden biri olarak kabul edilir. Michelangelo’nun Sistina Şapeli’ndeki freskleri, sanat tarihindeki en etkileyici ve en tanınmış eserler arasında yer almaktadır.
İtalyada Çekilen Bazı Kareler
Vatikan
Vatikan, dünyanın en küçük bağımsız devletlerinden biridir ve Roma’nın kalbinde yer alır. Vatikan, Katolik Kilisesi’nin yönetim merkezidir ve aynı zamanda dünyanın en ünlü müzelerine ev sahipliği yapar. Vatikan’ın en ünlü yerlerinden biri ise Sistina Şapeli’dir.
Sistina Şapeli, Vatikan’daki resmi papalık sarayının bir parçasıdır ve 15. yüzyılda Papa Sixtus IV tarafından inşa edilmiştir. Şapelin iç duvarları, Rönesans sanatının en büyük ustalarından Michelangelo tarafından resmedilmiştir. Michelangelo, 1508 ile 1512 yılları arasında şapelin tavanını boyamıştır. Tavan freski, İsa’nın hayatının sahnelerini, peygamberlerin portrelerini ve diğer Hristiyan ikonografilerini içerir.
Sistina Şapeli, dünya çapında tanınan bir turistik mekan ve ziyaretçiler için popüler bir cazibe merkezidir. Ancak, şapelin büyüleyici güzelliği ve tarihi değeri, aynı zamanda kilisenin dini ritüelleri için de kullanılması nedeniyle birçok turist için yalnızca ziyaret edilebilir olduğunu unutulmamalıdır.
Vatikan, Katolik Kilisesi’nin merkezi olarak tarih boyunca birçok dini ve politik olaya sahne olmuştur. Vatikan’ın dünya tarihindeki en ünlü olayları arasında, Martin Luther’in 1517 yılında başlattığı Reformasyon hareketi, 20. yüzyılda Papa II. John Paul tarafından gerçekleştirilen anti-komünist politikalar ve günümüzde hala devam eden cinsel istismar skandalları sayılabilir.
Sonuç olarak, Vatikan ve Sistina Şapeli, dünya çapında bilinen önemli yerlerdir. Vatikan, Katolik Kilisesi’nin merkezi olarak, tarihi ve kültürel önemi yanı sıra turistik cazibe merkezi olarak da bilinir. Sistina Şapeli ise Michelangelo’nun tavan freski ile ünlüdür ve dünya çapında ziyaretçiler tarafından yoğun bir şekilde ziyaret edilmektedir.
Vatikanda Bulunan Sistina Şapeli
Aşıklar Çeşmesi (Trevi Çeşmesi)
Trevi Çeşmesi, İtalya’nın başkenti Roma’da bulunan ve dünyanın en ünlü çeşmelerinden biridir. 18. yüzyılın başında Nicola Salvi tarafından tasarlanmış ve tamamlanması 1762 yılında tamamlanmıştır. Çeşmenin adı, Trevi Meydanı’nda yer alması nedeniyle Trevi Çeşmesi olarak bilinir.
Trevi Çeşmesi, Barok tarzı mimari ile yapılmıştır. Çeşme, 26 metre yüksekliği ve 20 metre genişliği ile oldukça büyük bir yapıdır. Mermer ve traverten malzemeleri kullanılarak yapılan çeşme, birçok figür, sembol ve heykel içerir.
Çeşmenin en ünlü heykeli, Triton adlı deniz tanrısıdır. Triton, yüzüğü ile denizi kontrol eden Neptün’ün hizmetkarıdır. Heykel, suyun üzerindeki bir kabuk içinde durur ve çeşmenin en dikkat çeken bölümlerinden biridir.
Trevi Çeşmesi’nin ünü, aynı zamanda bir efsane ile de ilişkilidir. Efsaneye göre, çeşmeye para atmak, bir kişinin Roma’ya geri döneceğini garantilemektedir. Bu nedenle, her yıl milyonlarca turist çeşmeye gelir ve bir miktar para atarak dileklerini diler.
Trevi Çeşmesi, İtalya’nın ve dünyanın en önemli turistik yerlerinden biridir. Tarihi ve sanatsal önemiyle birlikte, çeşme aynı zamanda turistlerin ilgisini çeken popüler bir yerdir. Trevi Çeşmesi, Roma’nın güzelliğinin en önemli sembollerinden biridir ve ziyaretçiler tarafından mutlaka görülmesi gereken bir yer olarak kabul edilir.
Trevi Çeşmesi
Katedraller
Vatikan, Katolik Kilisesi’nin merkezi ve aynı zamanda dünyanın en küçük bağımsız devletidir. Vatikan’da birçok tarihi ve dini yapı bulunur, ancak en önemlileri arasında katedraller yer almaktadır.
Vatikan’daki katedrallerin en ünlüsü, Aziz Petrus Bazilikası’dır. Bu muhteşem yapı, Roma’nın en büyük ve en ünlü kilisesidir ve Katolik dünyasının en önemli dini mekanlarından biridir. İlk olarak 4. yüzyılda inşa edilmiş olan Aziz Petrus Bazilikası, zaman içinde birkaç kez yeniden yapılandırılmıştır. Bazilika, Barok ve Rönesans mimari stillerinin en iyi örneklerini sunmaktadır. Bazilika’nın en ünlü özelliği, kubbesidir. Kubbe, Roma’nın sembolü haline gelmiştir ve Michelangelo tarafından tasarlanmıştır.
Vatikan’daki diğer katedraller arasında Aziz Giovanni in Laterano Bazilikası, Santa Maria Maggiore Bazilikası ve San Paolo Fuori le Mura Bazilikası yer almaktadır. Bu katedraller de Roma’daki en önemli dini mekanlar arasındadır.
Aziz Giovanni in Laterano Bazilikası, Roma’daki en eski kiliselerden biridir ve 4. yüzyılda inşa edilmiştir. Bu katedral, Hristiyanlık dünyasının en önemli mekanlarından biridir ve Roma Piskoposunun makamının bulunduğu yerdir.
Santa Maria Maggiore Bazilikası, Meryem Ana’ya adanmıştır ve 5. yüzyılda inşa edilmiştir. Bu katedral, dünyanın en eski ve en önemli Meryem Ana kiliselerinden biridir.
San Paolo Fuori le Mura Bazilikası, Aziz Paulus’a adanmıştır ve Roma’nın en büyük beşinci kilisesidir. Bu katedral, Roma’nın dışındadır ve 4. yüzyılda inşa edilmiştir. Kilisenin en ünlü özelliği, şapelin duvarlarında yer alan mozaiklerdir.
Floransa Katedrali
Romada Bulunan Kolezyum
Roma’da bulunan Kolezyum, dünyanın en ünlü tarihi yapılarından biridir. İmparator Vespasian tarafından M.S. 72 yılında inşa edilmeye başlanan Kolezyum, M.S. 80 yılında tamamlanmıştır. Kolezyum, o zamanlar gladyatör dövüşlerine, hayvan avlarına ve diğer eğlencelere ev sahipliği yaptığı Roma İmparatorluğu döneminde popüler bir eğlence mekanıydı.
Kolezyum, oval şekilli bir amfitiyatrodur ve yaklaşık 50.000 kişilik bir seyirci kapasitesine sahiptir. Büyük taş bloklar ve mermer kaplamalarla inşa edilmiştir. Kolezyum’un sahip olduğu yapısal özellikler, o dönemde kullanılan mimari tekniklerin en ileri seviyelerini yansıtmaktadır.
Kolezyum, tarihin en kanlı ve şiddetli etkinliklerine ev sahipliği yapmıştır. Gladyatör dövüşleri, kölelerin ve mahkumların hayatlarına son vermek için yapılan savaşlar ve vahşi hayvanların avlanması gibi birçok şiddet içeren etkinlikler burada gerçekleştirilmiştir.
Ancak, Kolezyum’un tarihi sadece şiddet ve eğlence ile sınırlı değildir. Roma İmparatorluğu’nun yıkılmasıyla birlikte, Kolezyum yavaş yavaş tahrip oldu ve kullanım dışı kaldı. Yüzyıllar boyunca, Kolezyum’dan taşlar çıkarılarak Roma’daki diğer yapıların yapımında kullanıldı. Ancak, Kolezyum hala ayakta kalan birçok tarihi yapı arasında en önemlilerinden biridir.
Bugün, Kolezyum, dünya çapında turistlerin ziyaret ettiği popüler bir turistik cazibe merkezidir. İtalya’nın en çok ziyaret edilen yerlerinden biridir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. Kolezyum, tarihi ve kültürel açıdan önemli bir yapı olmasının yanı sıra, inşa edildiği dönemin mimari tekniklerinin ve Roma İmparatorluğu’nun gücünün bir sembolüdür.
Yorumlar (1)